KITOB Genel Kurulu Yapıldı: “Siyasetteki İstikrarsızlık, Turizmi De Etkiliyor”

Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB) 29. Olağan Genel Kurulu gerçekleşti.

KITOB Olağan Genel Kurulu bugün Grand Paşa Hotel’de yapıldı.

Açılış, Genel Kurul Başkanlık Divanı’nın oluşturulmasıyla başladı, Atatürk, şehitler ve merhum otelciler için saygı duruşu ve mesajların okunup, açılış konuşmalarının yapılmasıyla devam etti.

Divan başkanlığına Meryem Çerkez, sekreterliğe ise Hüseyin Soyer ve Afet Berhas getirildi.

Açılış konuşmalarını KITOB Başkanı Dimağ Çağıner, Başbakan Ersin Tatar, Turizm ve Çevre Bakanı Ünal Üstel, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman gerçekleştirdi.

TATAR: “TURİZM, ÜLKENİN LOKOMOTİF SEKTÖRÜDÜR”

Başbakan Ersin Tatar, olağan genel kurulda yaptığı konuşmada, turizm sektörünün, ekonomik anlamda ülkenin lokomotif sektör olduğuna dikkat çekti. Turizm sektörünün önemli bir kısmını turizmin oluşturduğuna belirten Tatar, “Dünyadan KKTC’ye direk uçuşların olmaması kayıptır. Direk uçuşların olmaması, Rumların vetosuna bağlıdır. Bunun bilinci içinde hareket etmek zorundayız” dedi.

Tatar konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Dünyadan buraya direk uçuşlarının olmaması Rum kesimine bağlıdır. 4 milyon insanın inip kalktığı Ercan Havalimanı’na direk uçuşların olmaması Rumların vetosuna bağlıdır. Bunun bilinci içinde hareket etmek durumundayız. Turizm lokomotif sektördür. Ülke bütçesinin önemli bir kısmını oluşturan sektördür.

“HÜKÜMETLER DEĞİŞEBİLİR, TURİZM SEKTÖRÜ HER ZAMAN VAR OLMAYA DEVAM EDECEK”

Otelciler Birliği Genel Kurulu’nda onlara teşekkür etmek istiyorum… Her şeye rağmen 27 bin yatağı bulduk. Fevkalade büyüklükte, her türlü konforu veren otellerimiz var. Yerli üretimin, insanımızın bu otellerde çalışabilmesi temennimizdir. Yerli ürünün büyük otellerde pazarlanabilmesi, KKTC ekonomisine katkı yapması önemlidir.

Turizm sektörün başarılı olması için elimizden geleni yapacağız. Bizlerin desteği sonuna kadar olacak. KKTC’nin her köşesinde çalışan, üreten, fedakar, geleceğe umutla bakmamızı sağlayan insanlarımız var, onların hepsini kutluyorum. Hükümetler değişebilir ama turizm kültürü, turizme yönelik istikrar var olmaya devam edecek. Biz bugün varız, yarın yokuz ama turizm sektörü her zaman var olacak.”

ÜSTEL: “SİYASETTEKİ İSTİKRARSIZLIK, TURİZM SEKTÖRÜNÜ DE ETKİLİYOR”

Turizm ve Çevre Bakanı Ünal Üstel ise yaptığı konuşmada, turizm sektörünün, ülkemizin lokomotif sektörü olduğunu ancak, siyasette yaşanılan istikrarsızlık nedeniyle sektörün uğradığı kesintiler olduğunu söyledi. Üstel, ülke tanıtımının yapılması için Türkiye ile işbirliği içinde tanıtım filmi yaptıklarını, önümüzdeki günlerde Avrupa’da yayınlanacağını kaydetti.

Üstel konuşmasına şöyle devam etti:

“Ülkemizin lokomotif sektörü turizmin daha iyi konuma getirebilmek adına sektör temsilcileriyle birlikte, ileriye dönük planlamalarımızı sürdürüyoruz. Ülkemiz coğrafi olarak dünyanın en sıkıntılı bölgesinde yer almasına rağmen  en güvenli ülkelerin başında geliyor. Bizler bu gerçeğin turizmin pazarlanması çalışmalarında iyi değerlendirilmesi gerektiğinin bilinciyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Hep belirttiğim gibi ülke turizminde istikrar yakalanamamasının en büyük nedeni sürekli değişen hükümetler ve bakanlardan dolayı projelerin hayata geçirilemiyor olmasıdır. Bundan hareketle, siyasi parti temsilcileri ve tüm paydaşlarımız ve yurt dışından akademisyen ve turizm temsilcileri ile birlikte turizmin sürdürülebilir bir devlet politikası haline gelebilmesi adına hepinizin bildiği gibi gerçek anlamda bir Turizm Şurası düzenledik.

Ülke turizminin geliştirilmesi için bir Turizm şurası yapılması gerektiği daha önce defalarca gündeme getirilmesine rağmen bugüne kadar hiç şura düzenlenmedi çalıştaylar gerçekleştirildi. Ancak sonuç raporları yayınlanamadı. Ama önemli olan çalıştayların yapılması ve sonuçları da değil bu sonuçların uygulanması ve takip edilmesidir

Yine bu bilinçle hareket ederek şura sonuçlarını değerlendirip hep beraber takibini yapacağız.

Bu şurada çıkan sonuçların önümüzdeki 10 yılda turizmde izlenecek yol haritasını belirlenmesinde belirleyici olacaktır inancındayım. Otelcilerimizin gelirlerinin arzu edilen seviyelerde olmadığının farkındayız. Bunun için kişi başı konaklama süresini artırmaya yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çalışmalar bizim geleceğimize de ışık tutacaktır. Bu sektörü olması gereken yere götüreceğiz.

Otelcilerimiz yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen yaptıkları çalışmalarla zorlu süreçleri geride bırakmıştır. Önümüzde bizi bekleyen güzel günler var. Turizm, ülkemizin en önemli sektörü haline geldi. Otelcilerimiz sadece ağırladıkları misafir sayısı ile değil memnuniyet oranı ile de başarı yakalamış durumdadır. Bundan sonra da daha iyisini yapacağınıza inanıyorum, bakanlık olarak her şekilde yanınızda olacağız.”

ÇAĞINER: “YATAK KAPASİTEMİZ 2020 YILI İÇİNDE 27 BİNE ULAŞACAK”

KITOB Başkanı Çağıner açılış konuşmasında, KITOB yasasının güncellenip, güçlendirileceğini söyledi. Çağıner, yasası güncellenen ve güçlenen KITOB’un finansal olarak da güçlenerek, yakın zamanda açıklayacakları yeni projeler ile KITOB’un değişime ihtiyaç duyduğu kaynağı yaratacaklarını belirtti.

Çağıner konuşmasında şöyle konuştu:

“Bu gün burada hem KITOB 29 olağan kongresini gerçekleştireceğiz. Hem de içinde bulunduğumuz sorunları ve çözümleri bir kez daha değerli hükümet, muhalefet partileri, Başkan ve temsilcileri önünde değerlendirme şansımız olacak.

Bu benim ve yönetim kurulumun iki yıllık döneminin tam olarak yarısı… Geçmiş bir yıl çok hızlı, yoğun bir o kadar da sorunlu geçti. Ama ikinci dönemi planlama, hazırlama, konulara hakim olma noktasında ise çok da eğitici ve öğretici geçti.

Beni ve Yönetim kurulumu bu değerli birliğin başına seçen üyelerimize gönülden teşekkür etmek istiyorum. KITOB çok değerli bir birlik, Turizm lokomotif sektör ise konaklama da bu sektörün motoru konumundadır. Ne yazık ki bu motorun bakımı ve modifiye edilmesi konusunda çok hassas değiliz. Otelcilik sektörü hızla büyümekte gelişmektedir. Yatak kapasitemiz 2020 yılı içerisinde 27 bin yatak seviyesine ulaşacaktır. Büyüyen otel ve turizm sektörü daha güçlü daha çok turizme, ekonomi politikalarına yön veren ve en önemlisi birlik üyelerine sahip çıkan onları koruyan bir KITOB olmalıdır. Sloganımız KITOB Değişecek! Gelişecek! Güçlenecek; böylelikle KKTC Turizmi güçlenecektir. Peki bunlar nasıl olacak?

“KITOB YASASI GÜNCELLENECEK VE GÜÇLENDİRİLECEK”

Birincisi, KITOB yasası güncelleşecek ve güçlendirilecek. Sektör üzerinde söz sahibi olacak. Birlik üyelerini koruyacak. Örnek olarak; Kaçak kayıt dışı otelciliğe müdahale edebilecek. İkincisi, yasası güncellenen ve güçlenen KITOB finansal olarak da güçlenecek yakın zamanda açıklayacağımız yeni projeler ile KITOB’un değişime ihtiyaç duyduğu kaynağı yaratacağız. Üçüncüsü yeni yasa ve finansal olarak güçlü KITOB kurumsallaşacak; bünyesinde daha çok teknik kadro açarak yeni projeleri kendi iç kaynakları ile gerçekleştirecektir. Güçlü KITOB, Güçlü Turizm demektir. KITOB’un tek misyonu üyelerine sahip çıkmak olmamalıdır. KITOB ülke turizmine sahip çıkarken toplumun tüm paydaşlarına hizmet ettiği bilincinde olacaktır. Topluma verdiği desteği katkıyı da, toplumun anlaması için en az katkı yaparken harcadığı enerjiyi harcamalıdır. · Geçen bir yıl içerisinde en önemli fark geçmiş yıllara göre daha çok değer verilen daha çok sözü dinlenen bir birlik olmamızda ki neden ise sadece kendi sorunlarını dile getiren bir KITOB olmaktan çıkıp; toplum için de, projeler koymaya, çalışmaya hazır olduğunu belirten bir yapıya bürünmesi olmuştur.

Artık televizyonlarda şikayet eden, alan görünümünde değil gerçek de yaptığı vermek olan kısmını ortaya çıkarmakta başarılı olduk. Bu da önümüzde ki en büyük engel olan kötü algı kısmını çözmemize çok büyük katkı sağlamıştır. Yapılan projelerin hepsinin içi doludur. Hem sektöre hem de halka doğrudan olumlu etkiler bırakacak projelerin adımlarını attık. Sanayi odası ile yerli ürün için seferberlik başlattık. Turizm koleji ile yerli istihdam konusunda büyük bir vizyonun harekete geçmesine ön ayak olduk. Bugüne kadar geçen bir yıl süre içerisinde KITOB üyesinden fazla, direk toplum için daha çok çalışmıştır. Bu konuda üyelerimizden haklarını helal etmelerini istiyorum.

Sizin sorunlarınıza henüz çare olamadık ama bilmenizi istiyorum ki gelecek bir yılda bu açığımızı kapatamaya çalışacağız. Sorun demişken size turizmin içinde bulunduğu noktanın objektif bir fotoğrafını çekmek istiyorum. Yüksek bilet ücretleri ile Türkiye’den adaya gelecek olan turist için sıkıntı çok büyütür. Özelikle özel dönemler adanın en boş olduğu dönem olmaya başladı. Türkiye’de bilet sorunu varken Avrupa’dan gelen turistlerin gelmesi için verilen teşvik desteği iki yıldır ödenmediği gibi, 2020 yılı için nasıl ödenecek çalışmaları Başbakanımızın talimatı ile Başbakan Yardımcımızın, Maliye Bakanımızın, Turizm bakanımızın ve Ekonomi Bakanımızın katılımları ile çalışmaya başlandı. İnşallah erken sonuç alırız.

Diğer taraftan turistlerin daha çok Ercan dan Larnaca ya kaymasını fark eden Güney Kıbrıs Rum Yönetimi geri durmayıp nasıl daha fazla KKTC ekonomisi büyümesin diye düşünürken, çözümü AB komisyonunun uyguladığı yeşil hat tüzüğünü aleyhimize tadil etmekte buldu. Tam bu sorunlar ile Brüksel’e gidip derdimizi anlatırken Türkiye’de Bankacılık Denetleme Kurulu KKTC’yi dış ülke saydığı için iç piyasada 12 olan taksit sayısını 3’e düşürerek KKTC’ye tam bir turizm ambargosu uyguladı. Tüm bunlar yetmezmiş gibi ülkemize yatırım amacı ile gelmiş, KKTC ye güvenmiş İngiliz vatandaşları ellerinde pankartlar ile soyulduk kandırıldık mesajını veriyorlar. Şimdi tüm bu imkânsızlıklar üzerine yüksek işletme maliyetleri ile uğraşırken, dünya ya bağlanmaya daha çok ihtiyacımız olurken, TC ye bile var olan bağımızın kesilmeye çalışıldığı bir ortamda, inanın ki çok samimi söylüyorum; uyanıp güne başlamak içimizden gelmiyor.

“CEK-CAK ZAMANI DEĞİL, SORUN ÇÖZME ZAMANIDIR”

Sorunların ucunu nereden tutacağımızı şaşırmış durumdayız. Bu sorunlar evet çok zor! Moral bozucu! Ama yine de otelcimiz bir şekilde ayakta durmaya, çalışmaya, istihdam etmeye devam etmektedir. Ama bilinmelidir ki sabrımız kalmamıştır. Siz meclis hükümet temsilcilerinin çok acilen işinizi gücünüzü bırakıp sadece bu sektöre sahip çıkmanız gerekmektedir. Aksi durumda ekonomiyi çeken bu lokomotif duracak ve arka vagondakiler bu tren neden gitmez diye isyan edecektir. Her şeye hazırlıklı olup akıllı olmamız gerekmektedir. CEK CAK zamanı değil, tek tek sorun çözme zamanıdır.”

ERHÜRMAN: “TURİZM MARKASI YARATMA HEDEFİNE ULAŞILAMADI”

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman yaptığı konuşmada, Kuzey Kıbrıs’ta turizm markası yaratma hedefine ulaşılamadığını, bir vizyon ortaya konamadığını kaydetti. Turizmde istikrarın önemli olduğuna vurgu yapan Erhürman, hükümetin istikrarsız olduğu yapı içinde sektör temsilcilerinin yönetsel yapıların içinde yer alması gerektiğin ifade etti.

Erhürman konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Siyasi istikrarı sağlamak durumundayız. Turizm alanındaki yönetimin içinde sektörün daha fazla temsil edilmesini, hükümetler değişse dahi istikrarı sağlamak durumundayız. ‘Bir türlü başaramadık’ denilen tanıtım gibi meselelerde de istikrara ihtiyaç vardır. O yüzden hükümetin istikrarsız olduğu yapı içinde sektör temsilcileri yönetsel yapıların içinde yer almalıdır.

İkinci mesele, dış sorunlardır. Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Yeşil Hat Tüzüğü ile ilgili bir takım değişikler yapamaya çalışıyor. Turizmle ilgili uluslararası alanda bazı sorunlarımız da var. Turizmde önümüzü açın. Türkiye ile bu kadar iyi ilişkilerimiz var ama Türkiye’de bize protokoller aracılığıyla yardım yapıyor. Kongre turizminde, KKTC’nin bir yabancı ülke statüsünde algılanmaya devam etmesi, Türkiye’den buraya turizm açısından bir takım sıkıntılar yaratıyor. Bu sıkıntılar turizm gelirlerimizde düşüş yaşanmasına sebep oluyor. 2017’den beri sektörün teşvik alacakları devam ederken, sektör sırtını buraya dayamışken, yine sıkıntı çekiliyor. Türkiye’ye bunu anlatmak zor olmasa gerekir. Her iki noktada da yeterince organize değiliz, istikrar olmadığı için konuların yeterince takipçisi olamıyoruz. Bütün sıkıntılara rağmen başarıya ulaştık. Hala bizim KKTC olarak ortak başarı hikayemiz yazılmayı bekliyor. Bir toplumsal seferberliğe ihtiyacımız var. Bugüne kadar hangi yolda yürüdüysek, yolumuzu değiştirmeye ihtiyacımız var. Haklı olduğumuz şeyleri talep etmeye, umut etmeye devam edeceğiz.”

Konuşmaların yapılmasının ardından genel kurul, Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu ve Mali Raporun okunup, üyelere sunulmasıyla son buldu.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu