Balayı Kabusla Bitti

Kıbrıs Türk Serbest Çalışan Hekimler Birliği (KTSÇHB) olarak aşağıdaki hususları tüm kamuoyunun bilgisine takdim ederiz.

KTSÇHB sağlık ve çalışma haklarının korunabilmesi amacıyla Anayasa Mahkemesi kararları ışığında çalışmalarını devam ettirmektedir.

Avukatımız vasıtasıyla KKTC Başbakanlığı, Bakanlar kurulu ve Sağlık Bakanlığına 11.08.2017 tarihli 135 ve/veya 535 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sağlık Kurumları Ücretler Tarifesi (Değişiklik) Tüzüğü’nün Anayasa Mahkemesi Kararları ışığında yürürlükten kaldırılması talebimizi sunduğumuzu ve bu amaçla yasal işlemlere başladığımızı kamuoyuna duyururuz.

Bilindiği üzere değişiklik tüzüğü ile Sağlık Bakanlığı ile kamu hekimleri arasında protokol imzalanması ve özel klinikler ile özel hastanelerin Devlet Hastanesi olarak ilan edilmesi ve/veya özel hastanenin devlet hastanesi bünyesine alındığının ilan edilmesi düzenlemesi mevcuttu. Yine yeni düzenlemeye göre kamu hekimi hem özel hastanede hasta bakacak hem de eski tüzükten farklı olarak yasada olmamasına rağmen cerrahi operasyonda yapabilecekti.

Bahse konu tüzüğün yasal dayanağı 6-2009 sayılı Kamu Sağlık Çalışanları Yasasının Özel Hasta Bakma Hakkı başlıklı 40. Maddesidir.

Bu maddede tasnifi verilen Özel Hasta Bakma Hakkı ise 6-2009 sayılı Kamu Sağlık Çalışanları Yasasında değişiklik öngören ve Özel Hasta tefsiri getiren yasa tasarısı Anayasa Mahkemesinde görüşülmüş ve Anayasa Mahkemesi tarafından kamu hekiminin özel hasta bakma hakkı Anayasaya aykırı bulunmuştur.

Anayasa Mahkemesinin 6/2017 D. 2/2018 Sayılı Kararının İlgili Bölümünü De Tüm Kamu Oyu İle Paylaşırız.

“Burada tefsirin içeriği ile uyumsuz olan “özel” kelimesidir. Bu kelimeye verilecek herhangi bir anlam lûgat manasından farklı olamaz. “Özel hasta bakma”, “özel iş yapma” Anayasa Mahkemesinin kararları ile engellenmiş, Anayasa’ya aykırı bulunmuştur.

“Özel Hasta Bakma” tanımlaması içerisinde yer alan “özel” kelimesi, doktorların kamu hizmetindeki görevleri ile bağdaşan bir ifade olmadığı gibi, kişisel anlamda iş yapma veya kendine ait işi yapma anlamına geldiğinden, Anayasa Mahkemesinin daha önceki kararları ışığında, tefsir kuralında yer alan “özel” kelimesinin Anayasa’nın 1. ve 8. maddelerine aykırı bir düzenleme içerdiği açıktır.

Tefsir maddesi “özel” kelimesinden hariç yorumlandığında, “hasta bakma”  Yasada düzenlendiği gibi günlük çalışma saatleri dışında ve hafta sonu tatilleri ve resmi tatil günlerinde görevlendirilen kamu hekimlerinin kamudaki görevleri kapsamında hasta bakması şeklinde tefsir edilmelidir.  Bu durumda 40. madde dahil diğer maddelerde yer alan özel hasta bakmanın, tefsir maddesi ile birlikte yorumlanması gereklidir.

Netice itibarıyla “Özel Hasta Bakma” tefsirinde yer alan “özel” kelimesinin Anayasa’nın 1. ve 8. maddesine aykırı olduğu görüşündeyiz.”

Dolayısıyla  değişiklik tüzüğünün tüzüğe yetki veren yasal dayanak kısmının Anayasaya aykırılığı tespit edildiği cihetle değişiklik tüzüğünün yürürlükten kaldırılmasını talep ederiz.

Yine yeni düzenleme ile kamuda olması mümkün olmayan mahsuplaşma yöntemi de uygulamaya konmuştur. Buna göre özel hastanelerce tahsil edilecek vizite ve/veya tıbbi hizmet ücretleri kamuda görev yapan doktorun veya özel hastanenin giderleri mahsup edildikten sonra Kamuya aktarılacak, giderin gelirden fazla olması halinde de kamuya her hangi bir miktar ödenmeyecektir. Yine Anayasa Mahkemesinin 2/2017 (D.11/2017) sayılı görüş bildiriminde de görüleceği üzere sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan hekime, çalışma saatleri ile nöbet saatleri dışında kalan zamanda özel hasta bakımından elde edilen gelirin bir kısmının direkt ödenmesi, geriye kalan gelirin döner sermayeye gelir kayıt edilerek personel arasında paylaştırılması Anayasaya aykırı bulunduğu cihetle de Tüzük yasal dayanağını kaybetmiştir.

Ülkemizde tüm kamu görevlileri için ikinci iş yasak iken sağ ve sol tüm hükümetlerin bu yasağı delmeye yönelik yasal olmayan çalışmaların yıllardan beridir  sonlanmadığını görüyoruz.  Halbuki Anayasaya göre hükümetler Yargı kararlarına uymakla mükelleftirler. Bizlerde Kıbrıs Türk  Serbest Çalışan Hekimler Birliği olarak Anayasa madde 110, 4/1995 sayılı Merkezi Mevzuat Dairesi Yasası madde 5, 27-2013 sayılı İyi İdare Yasası madde 20, 21 ve 23 tahtında ilgili tüzüğün yürürlükten kaldırılması amacıyla işlemlerimizi başlattık ve hükümetten yasal görevini yaparak tüzüğü yürürlükten kaldırmasını talep ediyoruz.

Tüm bunların  yanında sağlık bakanlığı üst düzey yöneticileri ve sağlık bakanı hakkında  Mandamus Emrine uymadıkları gerekçesi ilede hukuk mücadelemizi başlatmış bulunmaktayız konu ile  ilgili gelişmeleri de yakın bir zamanda tüm kamuoyu ile paylaşacağız.

Sağlıkta tufan kopacak demiştik  galiba az söylemişiz.

Saygılarımızla.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu