Dr. Ahmet Savaşan Başbakanlık Başdanışmanı Oldu

Turizm ve Yükseköğrenimin Devlet Politikası olarak sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulabilmesi, ayrıca gerekli koordinasyonun sağlanmasına yönelik bir yapınının oluşturulmasını temin etmek üzere Bakanlar Kurulu kararı ile Başbakanlığa Üst Düzey Yönetici olarak atanan Dr. Ahmet Savaşan, hükümetin hedefinin turizm ile yükseköğrenimden elde edilen gelirleri çoğaltmak ve ülke insanının refahını artırmak olduğunu vurguladı.

Hükümet tarihi bir adım atmıştır…

Başbakan Ersin Tatar başta olmak üzere hükümetin bütün bakanlarının turizm ve yükseköğrenimin ülke ekonomisi için ne anlama geldiğini çok iyi bildiğini ifade eden Savaşan son yıllarda paydaşların da turizm ve yükseköğrenimin Devlet politikası olması ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulmasını talep ettiğine dikkat çekti. Bu iki alanın Devlet Politikası olabilmesine yönelik ilk defa bir hükümetin Bakanlar Kurulu kararı ürettiğine dikkat çeken Savaşan, “Bakanlar Kurulumuz aldığı bu karar ile tarihi bir adım atmıştır” şeklinde konuştu.

Paydaşların talepleri göz önünde tutulacak…

KKTC’nin ithalatının 1,778 milyar USD, ihracatının 105 milyon USD, dış ticaret açığının ise 1,672 milyar USD olduğuna dikkat çeken Dr. Ahmet Savaşan, ülkede en çok gelirin 865 milyon USD ile turizmden, ardından ise 765 milyon USD ile yüksek öğrenimden elde edildiğini söyledi. Hükümetin gerek ekonomik verileri gerekse de paydaşların taleplerini göz önünde tutarak hareket ettiğini söyleyen Ahmet Savaşan, hükümetin siyasi kararlılığı ve paydaşların olumlu katkıları ile Başbakanlık Başdanışmanı sıfatı ile yürüteceği koordinatörlük çalışmaları ile 5 yıl sonunda turizm ve yükseköğrenimden elde edilecek gelirin bu günün iki katına çıkarak 3 milyar USD seviyelerine ulaşmasının mümkün olacağını vurguladı.

Hedef; sürdürülebilir ve sorumlu turizm…

“İçinde yaşadığımız tüketim ve teknoloji çağının baş döndürücü hızı ve neredeyse özel hayatlarımızı istila eden bombardımanı, bizleri biraz daha yavaş ve sindirerek yaşamaya, daha anlamlı ve doyurucu deneyimler aramaya yönelterek, daha bilinçli birer gezgine dönüştürüyor” diyen Ahmet Savaşan, turizm sektöründe trendin değiştiğine işaret etti. Bilinçli turistlerin tatil destinasyonlarını artık sürdürülebilir ve sorumlu turizmi destekleyen ülkeler arasından seçtiğine işaret eden Savaşan, insanların ziyaret ettikleri bölgenin yerel halkı ile yaşayarak ülkenin kültürüne yakından tanıklık etmeyi tercih ettiğini söyledi. Savaşan, bu eğilimleri benimseyen ülkelerin sayısının ise her geçen gün arttığına işaret etti.

Dijital pazarlamanın önemi artıyor…

Daha fazla gelir bırakan turizm çeşitlerinin geliştirilmesi, konaklama süresinin uzatılması, konaklama dışı harcama alanlarının yaratılması ve harcama eğilimi yüksek ziyaretçilere ulaşılması yoluyla kişi başı harcamanın artırılması için Turizm ve Çevre Bakanlığı’nın sektör ile birlikte çalıştığını  ifade eden Savaşan, gastronomi, golf, sağlık, kruvaziyer, düğün, inanç, kongre ve alışveriş gibi daha fazla gelir bırakan turizm çeşitlerine yönelik talebin yüksek olduğu pazarların tespit edilerek bu ülkelerden ziyaretçi sayısının artırılması için dijital pazarlamaya önem verilmesi gerektiğini vurguladı.

Yerel iş gücü ve yerli ürün kullanımı artırılmalı…

Ayrıca turizm sektörüne ilişkin dağınık haldeki mevzuatın günümüzün ihtiyaçlarına göre gözden geçirilmesi gerektiğine de dikkat çeken Dr. Ahmet Savaşan, turizm hizmetlerinin çeşitlendirilmesi, yatırımların desteklenmesi, turizm işletmeciliğinin teşvik edilmesi ve sektör üzerindeki maliyetlerin azaltılması ile yerel iş gücü ve yerli ürün kullanımı konularında da gerekli adımların atılması gerektiğini söyledi.

Eğitim Turizmi 2025’de 300 milyar dolara yaklaşacak…

“Bir ülkenin büyümesi ve özgürlüğü güçlü ekonomiden; güçlü ekonomi ise yüksek oranda ihracattan geçer” diyen Ahmet Savaşan, Dünya’daki yıllık küresel mal ticaretinin 17-18 trilyon USD, hizmet ticaretinin ise 5 trilyon USD olduğuna dikkat çekti. 2025 yılında Dünya’daki uluslararası öğrenci sayısının 7.2 milyon (7 milyar 200 milyon) olacağıın tahmin edildiğine işaret eden Savaşan, Eğitim Turizmi sektöründe dönen cironun bugün 100 milyar dolar iken 2025 yılında 300 milyar dolara yaklaşacağının tahmin edildiğini vurguladı.

Kalite, markalaşma, tanıtım ve sürdürülebilirliği çözmeliyiz…

KKTC’de yüksek öğrenim sektörü dendiğinde eğitim turizminden söz edildiğine işaret eden Ahmet Savaşan, “Eğitim Turizmi bütün ülkelerde olduğu gibi bizim için de hizmet ihracatı, eğitim kurumlarımızın uluslararasılaşması, kültürler arası diyalog, uluslararası ticaretin geliştirilmesi ve ülkemizin diğer ülkelerdeki stratejik konumunun güçlenmesi için çok önemli bir sektördür. Bu sektörün gelişmesi ve orta vadede hedeflenecek gelire ulaşılabilmesi için kaliteli eğitim sistemi, kurumlar arası koordinasyon, üniversiteler, diğer eğitim kurumları,  kamu kurumları ve ilgili sivil toplum kuruluşları ile işbirliğinin şart olduğuna dikkat çekti. Eğitim turizminde, bölgemizdeki başrol oyuncuları arasında yer almak istiyorsak kalite, markalaşma, tanıtım ve sürdürülebilirliği çözmemiz gerekiyor ” şeklinde konuştu.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu