Güvensizlik Önergesi Yarın Görüşülecek

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda bugün muhalefetin erken seçim ve güvensizlik önergeleri konuşuldu.

TDP’nin Cumhuriyet Meclisi Seçimlerinin Yenilenmesine İlişkin Karar Önerisi’nin komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin tezkere oy birliğiyle kabul edildi. CTP ve TDP’nin 2 Temmuz 2017, DP’nin ise 15 Nisan 2018 tarihleri önerdiği erken seçim kararı, komitede ivedilikle görüşülmesi tamamlandıktan sonra Genel Kurul’a gelecek ve burada görüşülecek.

Meclis Genel Kurulu’nda bugün ayrıca muhalefet milletvekillerinin hükümete ilişkin güvensizlik önergesi bilgiye sunuldu. Önerinin dikkate alınıp alınmaması genel kurulda oylanacak. Dikkate alınması reddedilirse süreç bitecek. Kabul edilirse, Danışma Kurulu önerge için görüşme günü belirleyecek. Genel Kurul’da görüşüldükten bir tam gün sonra da oylanacak. Oylamada Güvensizlik Önergesi’nin kabulü için 26 oy gerekiyor.

AZINLIK HÜKÜMETİ İFADESİ DE TARTIŞMA KONUSU OLDU

Bu arada erken seçimve güvensizlik önergeleri konuşulurken muhalefetin hükümet için “azınlık hükümeti” ifadesi kullanması tartışmaya neden oldu.

Kürsüye çıkan Başbakan Hüseyin Özgürgün ile Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, muhalefetin eleştirilerini yanıtladı. Başbakan Hüseyin Özgürgün, “azınlık hükümeti” ifadesinin yanlış olduğunu belirtti.

Denktaş, DP olarak seçimin 15 Nisan 2018’de yapılmasını önerdiklerini belirterek, önergelerini kürsüden okudu.

Başbakan Özgürgün ise “Zeki Çeler’in de Serdar Denktaş’ın da önerilerine evet diyeceğiz. Hangi tarih olursa seçime gideriz. UBP seçimden korkmaz” dedi.

SUNUŞLAR

Meclis Genel Kurulu’nda bugün ilk önce sunuşlara yer verildi.

İlk önce Başbakanlığın, Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi gündeminde bulunan Yol Kullanımının ve Emisyon Vergilendirilmesi Yasa Tasarısı’nın komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin tezkeresi okundu. Tezkere oy birliğiyle kabul edildi.

Oylamaya geçilmeden önce tezkere üzerine CTP Erkut Şahali aldı.

ŞAHALİ: “KOORDİNASYON ŞART”

Erkut Şahali, bu tasarı ile çağdaş bir uygulamadan söz edildiğini ancak denetimin mutlak olması gerektiğine işaret ederek, ülkede denetim eksikliği olduğunu belirtti ve koordinasyonun sağlanmasının şart olduğunu söyledi.

Yasa ile yıllık seyrüsefer çıkarılması konusunun kaldırılacağını, akaryakıt üzerinden seyrüsefere geçerken Güney Kıbrıs’taki akaryakıt fiyatlarının büyük önem taşıyacağını belirten Şahali, devletin tüm birimleri ve sektörün tüm paydaşlarının koordinasyonunun bu uygulama için önemli olduğunu söyledi. Şahali, aksi halde duvara toslanabileceğini vurguladı.

ANGOLEMLİ

TDP milletvekili Hüseyin Angolemli de, halkın aylardır bu uygulamanın ne olacağını beklediğini ve seyrüsefer çıkarmaktan uzak durduğunu belirterek, bir an önce yasanın çıkarılması gerektiğini söyledi.

DENKTAŞ: “SEYRÜSEFERİNİ DÜZENLİ ÖDEYENLER İÇİN İADE SÖZ KONUSU

Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş da konu üzerine söz aldı. Denktaş, denetlemenin büyük sıkıntı olduğunu ancak denetlemenin yakıtın adaya girdiği andan itibaren bir düzenleme olacağını belirtti.

Yasa içinde belli bir rakama kadar mazota eklemenin dışında da bazı unsurlar olacağını, dolayısıyla devletin gelir kaybının olmayacağını belirten Serdar Denktaş, yasa geçmeden ihale çalışmalarının da başlayacağını söyledi.

Denktaş, yasanın bir an önce genel kurula gelmesini temenni ederek, son 3 yıl içinde seyrüseferini düzenli ödemiş olanlar için iadenin söz konusu olduğunu da vurguladı. Serdar Denktaş, affın da bu nedenle çıkarıldığını ve bununla da kayıt dışında kalanların da kayıt altına alınmasının amaçlandığını hatırlattı.

Konuşmaların ardından tezkere oybirliğiyle kabul edildi.

Genel Kurulda daha sonra Başbakanlığın, Hukuk, Siyasi İşleri ve Dışilişkiler Komitesi gündeminde bulunan Bilişim Ağı Hizmetlerinin Düzenlenmesi ve Bilişim Suçları Yasa Tasarısı’nın komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin tezkeresi okundu.Tezkere oy birliğiyle kabul edildi.

ERKEN SEÇİMİN KOMİTEDE İVEDİLİKLE GÖRÜŞÜLMESİ KABUL EDİLDİ

Daha sonra, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Girne Milletvekili Zeki Çeler ile Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli’nin, Cumhuriyet Meclisi Seçimlerinin yenilenmesine ilişkin karar önerisinin komitede ivedilikle görüşülmesine ilişkin tezkeresi okundu. Oy birliğiyle kabul edilen tezkere üzerine konuşmalar yapıldı.

ÇELER: “TOPLUM MUTSUZ VE ÜMİTSİZ”

İlk konuşmayı yapan TDP Milletvekili Zeki Çeler, “Toplum hükümetten ve Meclis’ten mutsuz ve ümitsiz” dedi.

UBP kanadının önergeye “evet” demesini beklediğini ifade eden Çeler, “UBP MYK kararı ile hareket edecekse Başbakan televizyonlarda ‘hodri meydan’ demeyecekti. Laf ağızdan bir defa çıkar. DP kanadının tavrı ilk günden beri bellidir. Bizim sözümüz UBP’ye” şeklinde konuştu.

ERHÜRMAN: “HUKUKA AYKIRI İŞ YAPMA REKORU”

CTP Milletvekili Tufan Erhürman da konuşmasında, 10 aydır UBP-DP’nin iktidarda olduğunu ifade ederek, “Hükümet hukuka aykırı iş yapma rekorunu elinde tutuyor. Birçok noktada kararlarının hukuka aykırı olduğunu resmi gazetede ilan ettiler, geri aldılar. Hükümetin bir diğer özelliği ciddiyetsizliğidir” dedi.

“Ciddiyetsizliklerinin kıyamet kadar örnekleri var” diyen Erhürman, Meclis’te geçtiğimiz hafta nisap sağlanamadığını anımsatarak, “Meclis çalışmaları açıkça sabote edildi” ifadesine yer verdi.

Hükümetin Sayıştay üyeliği konusunda hata üzerine hata yaptığını söyleyen Tufan Erhürman, Bedi’s Piknik Alanı ve yangın sonrasında Devlet Laboratuvarı’ndaki uygulamalarla ilgili hükümeti eleştirildi.

“NİSAN 2018’DE ERKEN SEÇİM OLACAĞINA KEDİLER BİLE GÜLER”

Erken seçim konusuna da değinen Erhürman, Başbakanın erken seçim konusunda birden fazla açıklama yaptığını ifade etti.

Tufan Erhürman, “Biz seçim önergemizi bugün verdik. Başbakan’ın burada olacağını duyduk ve verdik. ‘Getirin önergeyi imzalayalım’ demişti. Önergeyi imzalamasını bekliyoruz” dedi.

Erken seçime kadar Seçim Yasası’ndaki değişiklikleri yapmaya hazır olduklarını da belirten Erhürman, erken seçimi için neden 2 Temmuz’u verdiklerini anlattı, Meclis’in bu tarihte çalışmalarını tamamlayacağını aktardı.

Hükümetin önergeye evet deyip, komitede seçim tarihini Nisan 2018’e ertelenmesinin erken seçim olmayacağını anlamına geldiğini ifade eden Erhürman, “Nisan 2018’in erken seçim olacağına sokaktaki kediler bile güler” dedi.

DENKTAŞ: “MUHALEFETİN ELEŞTİRMESİ NORMAL”

Başbakan Yardımcısı ve Maliye Başkanı Serdar Denktaş, yeniden söz aldı. Denktaş, “İcraattaysanız muhalefetin sizi eleştirmesi normal” dedi.

Hükümet kurulduğunda Mecl’isin tatilde olduğunu anımsatan Denktaş, “Taksitle maaş ödemek ciddiyet, Türkiye ile çatışmak ciddiyet, Türkiye’den dağları delerek ülkeye getirilen suyu halka vermemek ciddiyet, piyasaya borç bırakmak ciddiyet. Bizim yaptıklarımız ciddiyetsizlik öyle mi?” şeklinde konuştu.

Denktaş, bu sabah Erhürman ile Sayışay üyeliği konusunda görüştüklerini ifade etti, dışarıda başka genel kurulda başka konuşulduğunu iddia etti.

Seçimle ilgili bir önerileri olduğunu ifade eden Denktaş, Meclis kürsüsünden bunu okudu. Denktaş, seçimin 15 Nisan 2018’de olması yönünde önergeleri olduğunu söyledi.

ERHÜRMAN: “EN UYGUN TARİH TEMMUZ”

Erhürman yeniden söz aldı ve en uygun tarihin neden temmuz olduğunu anlattı, Meclis’in bu tarihte çalışmalarına ara vereceğini anımsattı.

Denktaş’ın Sayıştay üyeliği seçimi konusundaki açıklamasına da değinen Erhürman, söylediklerinin ne olduğunu dile getirerek, üyelik münhalinin iptal edilmemesi yönündeki görüşünü Denktaş’a ilettiğini belirtti.

Erhürman’dan sonra Başbakan Hüseyin Özgürgün de Genel Kurul’da söz aldı.

ÖZGÜRGÜN: “AZINLIK İFADESİ DOĞRU DEĞİL”

Başbakan Hüseyin Özgürgün, “azınlık hükümeti” ifadesinin doğru olmadığını söyledi.Özgürgün, “2013’te sandıktan 26 milletvekili çıktı. Koalisyon denendi. Bu üçüncü hükümet. Bu azınlık hükümeti değil, çoğunluk hükümeti. Sayın Cumhurbaşkanı da azınlık hükümeti diyor. Hayretler içindeyim” dedi.

Seçim yapılmasını kimsenin engelleyemeyeceğini ve UBP’nin seçimden korkmadığını ifade eden Başbakan, “Herkes boyunun ölçüsünü alacak. 8 ay sonra ya da 5 ay sonra. UBP hiçbir zaman seçimden kaçmaz. Azınlık hükümeti söylemine Cumhurbaşkanı da katılınca hodri meydan dedim” şeklinde konuştu.

“HANGİ TARİH OLURSA SEÇİME GİDERİZ”

Hüseyin Özgürgün, Zeki Çeler’in de Serdar Denktaş’ın da önerilerine “evet” diyeceklerini kaydederek, “Hangi tarih olursa seçime gideriz. 18 milletvekili olarak önergelere evet diyeceğiz” dedi.

Özgürgün, hükümetin uyum içinde çalıştığını da söyleyerek, “Her zaman sorun vardır. Yaşamın kendisi sorundur. Bütün sorunları çözmek yerine, çözülebilecekleri çözmek, çözülemeyecekler üzerinde hoşgörü ve uzlaşmayla çalışmak gerekir” ifadelerini kullandı.

Başbakan, “Hükümetin hukuku zorlayarak, aldığı karar ya bir iki ya da ikidir. Uzlaşma geri adım olarak nitelendirilmemelidir. Kanun gücünde kararnameler Meclis kapalıyken alındı. Mahkeme kararlarına uyacağız dedik. Uyuyoruz” şeklinde konuştu. Özgürgün, yargının gücünü ve bağımsızlığını desteklediklerini ifade etti.

“AZINLIK HÜKÜMETİ DEĞİLİZ”

CTP Milletvekili Erkut Şahali ise yerinen söz alarak “azınlık hükümetinin” nasıl tanımlandığını söyleyerek, Başbakan’ın da bu alanda eğitim alan biri olarak bunu bildiğini söyledi.

Özgürgün ise kürsüden “Örneğin sayı 23 ise ve muhalefet dışarıdan destek verirse söylediğiniz doğru. 26 sayısı bu iki partinin sandıktan çıkardığı sayıdır. Azınlık hükümeti değiliz” yanıtını verdi.

Yeniden erken seçim konusuna değinen Başbakan Özgürgün,  “Ben zaten seçim için en geç Nisan 2018 dedim. Muhalefet önergeyi getirsin dedim. Getirdiler. DP de getirdi. Komitede buna karar versinler. İkisine de oyumuz evet” dedi.

Zeki Çeler, yerinden söz alarak, “Daha yakın tarih belirlenirse ne düşünürsünüz?” sorusu üzerine Başbakan Özgürgün ,“Yüksek Mahkeme Başkanı ile görüştük. Yasada ciddi değişiklikler gerektiğini söylüyor. Değişiklikleri yaptırdık. Başsavcılığa gönderdik. 9-10 madde hayati değişiklik yapılması gerek” diye konuştu.

Yeniden söz alan Hüseyin Angolemli, ise Başbakan’ın konuşmalarına cevaben, “Azınlık  hükümetisiniz. Bu ayıp değil. Toplam 23’sünüz. Niye alınıyorsunuz?” diye sordu.

Ardından bazı yasa tasarılarının üçüncü görüşmelerine ilişkin tezkereler okundu ve oy çokluğuyla kabul edildi. Genel kurulun üçüncü görüşmeleriyle ilgili tezkereleri kabul ettiği yasa tasarıları şunlar:

“Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) 2017 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı, Harita Dairesi  (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Üst Kademe Yöneticiliği Yapan Kamu Görevlilerinin Atanması Hakkında (Değişiklik) Yasa Tasarısı, KKTC Yükseköğretim Değişiklik Yasa Tasarısı.”

Genel kurulda daha sonra, Yayın Yüksek Kurulu’nun UBP temsilcisi olarak atanan Alihan Pehlivan’ın istifası ve boşalan üyeliğe Yasemin Tanpınar’ı aday olarak önerilmesine ilişkin tezkere bilgiye getirildi.

Kurulda daha sonra Cumhuriyetçi Türk Partisi’ne bağlı bazı milletvekilleri, Toplumcu Demokrasi Partisi milletvekilleri ile Bağımsız Lefkoşa Milletvekili Mehmet Çakıcı’nın birlikte sundukları hükümete ilişkin güvensizlik önergesi okutulup, bilgiye sunuldu.

BUGÜN BİLGİYE SUNULAN GÜVENSİZLİK ÖNERGESİ YARIN GÖRÜŞÜLECEK

TAK BÜTÇESİ VE HARİTA DAİRESİ (DEĞİŞİKLİK) YASA TASARISI ONAYLANDI

TAK’IN 2017 BÜTÇESİ GÖRÜŞÜLÜRKEN SÖZ ALAN MİLLETVEKİLLERİ VE BAŞBAKAN YARDIMCISI DENKTAŞ AJANSIN SORUNLARINA DEĞİNDİ

Ana muhalefet CTP’nin hükümet aleyhine geçen perşembe sunduğu güvensizlik önergesi bugün milletvekillerinin bilgisine sunuldu. Önergenin dikkate alınıp alınmaması yarın toplanacak Genel Kurul’da oylanacak.

Dikkate alınması reddedilirse süreç bitecek. Kabul edilirse, Danışma Kurulu önerge için görüşme günü belirleyecek. Genel Kurul’da görüşüldükten bir tam gün sonra da oylanacak. Oylamada Güvensizlik Önergesi’nin kabulü için 26 oy gerekiyor.

Erken seçim tartışmalarının yapıldığı Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda bugün Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) 2017 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı ve Harita Dairesi (Değişiklik) Yasa Tasarısı da görüşülerek kabul edildi.

Başbakanlık Hukuk Siyasi İşler ve Dış ilişkiler Komitesi gündeminde bulunan Bilişim Suçları Yasa Tasarısı’nın Komiteden geri çekildiğine ilişkin tezkeresi okundu.

GÜVENSİZLİK ÖNERGESİ

Toplantıda daha sonra Cumhuriyetçi Türk Partisine bağlı bazı milletvekilleri Toplumcu Demokrasi Partisi milletvekilleri ile Bağımsız Lefkoşa milletvekili Mehmet Çakıcı’nın birlikte sundukları Başbakan Hüseyin Özgürgün ve hükümeti hakkında güvensizlik önergesi okundu.

Önerge üzerine CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman aldı. Erhürman, hükümetin karar alma süreçlerini ciddiyetle çalıştırmadığını söyledi.

Erhürman, Özgürgün ve Denktaş’ın Meclis kürsüsünden yaptığı açıklamalarına işaret ederek, mali protokolle ilgili süreç konusunda eleştiride bulundu.

“Bazı kavramlarla ilgili gereksiz alınganlık yapılıyor” diyen Erhürman, azınlık hükümetiyle ilgili tanımı yaptı ve bu hükümetin azınlık hükümeti olduğunu belirtti.

ANGOLEMLİ

TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli, hükümetin icraatlarını eleştirdi. Angolemli, hükümete güvensizlik önergesi verilmesinin zamanının geldiğini söyledi.

Angolemli, güvensizlik önergesi oylamasına “evet” diyeceklerini belirtti.

DENKTAŞ

Ardından Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş da söz aldı.

Denktaş, “Hükümet doğru adımları atıyor” dedi.

Azınlık hükümeti ifadelerine de değinen Denktaş, “Bu azınlık değil, 26 vekilli bir çoğunluktur” diye konuştu.

“OY DOĞRULTUMUZU YARIN ORTAYA KOYACAĞIZ”

Güvensizlik önerisinin yarın görüşüleceğini ifade eden Denktaş, “Hep birlikte sonucu göreceğiz. Oy doğrultumuzu yarın ortaya koyarız. Halkın bu hükümetten beklentileri var. İşler ağır ağır yerine getiriliyor. Elbette sorunlar var. Bunların üstesinden geleceğiz” şeklinde konuştu.

Denktaş, kendilerini eleştiren CTP’nin tutumunu da eleştirdi.

ÖZGÜRGÜN: “SONUCA SAYGILI OLACAĞIZ”

Başbakan Hüseyin Özgürgün de, hükümetin uyumlu çalışması ve sorunlara çözüm bulma konusundaki kararlılığının devam ettiğini kaydetti.

Özgürgün, güvensizlik önergesi ne kadar doğalsa, çıkacak neticenin de o kadar doğal olacağını, 27 desteğinin devamının kendileri açısından büyük önem taşıdığını, bu desteğin  gelmesinin ardından hükümet çalışmalarını daha da büyük bir kararlılıkla yürüteceklerini kaydetti.

Güvensizlik önergesi noktasında Meclis’in ciddi bir sınavla karşı karşıya olduğunu dile getiren Başbakan Özgürgün çıkacak her türlü sonuca saygılı olunacağını sözlerine ekledi.

ANGOLEMLİ İŞ KAZALARI KONUSUNDA SÖZ ALDI

Genel Kurul’da daha sonra İç Tüzüğün 62. maddesi uyarınca söz alan TDP milletvekili Hüseyin Angolemli, iş kazaları hakkında konuştu.

Yerli, yabancı, kaçak olsun söz konusu olanın insan yaşamı olduğunu belirten Angolemli, bir iş kazasının ardından Bakan’ın “denetlersek inşaat sektörü durur” demesini eleştirdi.

Bunun müteahhitleri rahatlattığını ve önlem almaktan kaçınmasına neden olduğunu belirten Angolemli, “Sayın bakanın çıkıp yanlış anlaşıldığını söylemesini bekliyoruz” dedi.

Angolemli bugüne kadar yaşanan kazalardan kaç tanesinin araştırmaya tabi tutulduğunu ve kaç olay hakkında işlem başlatıldığını sordu.

SANER

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ersan Saner de sadece inşaatlarda değil her iş yerinde kaza olabileceğine dikkat çekti.

İş kazaları konusunda yasa ve tüzüklere bakmak gerektiğini dile getiren Saner, inşaatlardaki genel yapı denetimi eksikliğine değindi.

Saner, 28 Eylül 2016’da ilgili paydaşlarla yasal düzenlemeler için toplantı yaptıklarını anlattı.

Bakan Saner, hem yasal hem uygulama boyutundaki eksiklikleri tamamlamak için çalıştıklarını dile getirerek, Avrupa Birliği’ndeki istatistiklere de değindi.

Sektörü kayıt altına almak için yaptıkları çalışmalardan bahseden Saner, her iş yerinde kaza olabileceğini belirterek, “Cana zarar gelmemesi için uğraşmak zorundayız” dedi.

TAK BÜTÇESİ ONAYLANDI

Daha sonra özel gündeme geçildi. Bu bölümde Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) 2017 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nın Genel Kurulda üçüncü görüşmesine geçildi.

Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Ersin Tatar’ın komitenin tasarıya ilişkin raporu okumasının ardından, TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli söz aldı.

Haber alma özgürlüğünün anayasal bir gereklilik olduğuna değinen Angolemli, TAK’ı yeterli seviyede hizmet verecek bir noktaya getirmek gerektiğini söyledi.

Bunun için TAK bütçesinin gerekli noktaya getirilmesi gerektiğini, teknik eksikliklerin tamamlanması, personel artırımı yapılması, terfilerin açılması ve terfilerde objektif olunması gerektiğini dile getiren Angolemli, aksi halde kurumda huzursuzluk olacağını ve kurumun istendiği gibi hizmet veremeyeceğini dile getirdi.

TAK’ın ihtiyacı olan personel sayısı için bütçede kalem ayrılmadığını, TAK’ın bugünkü personeliyle çalışmak durumunda bırakıldığını söyleyen Angolemli, terfilerin Başbakan’ın imzasına kaldığını ancak Başbakan’ın bu konuda gerekli iradeyi kullanmadığını söyledi.

Angolemli, bu nedenlerle bütçeye ret oyu vereceklerini dile getirdi.

SOYER

Ardından söz alan Ferdi Sabit Soyer, erken seçim önergesine hükümetin evet oyu verdiğini dile getirerek Soyer, şu andan itibaren UBP-DP hükümetinin işlevsiz hale gediğini söyledi ve “topal ördek” benzetmesi yaptı.
Başbakan’ın güven tazeleyip yolumuza devam edeceğiz dediğini ancak ülkenin seçim atmosferine girdiğini ifade eden Soyer, bu şartlar altında hükümetin devamının ülkeye kötülük olduğunu dile getirdi.

Böyle bir durumda sorun çözmeye yönelik bir irade gösterilmesinin beklenemeyeceğini söyleyen Soyer, “Seçim ne kadar erkene alınırsa ülke için o kadar iyi olur” dedi.

Ülkedeki yayın organlarının telefon paketlerinden kazançlarının oldukça düşük olduğunu, 6 liralık paketin 1 -1,5 lirasının yayın organlarına kaldığını kaydeden Soyer, hükümetin basını destekleme çalışmaları kapsamında bu konuyu da gündeme alması ve bu alandaki vergiyi düşürmesi gerektiğini anlattı.
Soyer, yazılı ve görsel medyanın büyük sıkıntılar yaşadığını da söyledi.

Türkiye kanallarında gösterilen dizilerin KKTC’de büyük ilgi gördüğünü dile getiren Soyer, bir dizide yer alan “Beni hiç olmazsa Kıbrıs’a kaçır” repliğine istinaden ülkeye ilişkin yaratılan algıya dikkat çekti.

Ülkede çok iyi sinemacılar olduğunu dile getiren Soyer, bu değerlerden yararlanmak gerektiğini anlattı.

Destek verilirken, medya kurumlarının çalışanların sosyal güvenliklerini ödeyip ödemediği, vergisini verip vermediğinin de kontrol edilmesini isteyen Soyer, medya alanındaki üretkenliği artırmak gerektiğini de sözlerine ekledi.

TAK’ın faaliyetlerinin kendi rutini içinde ilerlediğini ancak mevcut sıkıntıların çözülmesi gerektiğini anlatan Soyer, terfilerin geciktirilmesinin doğru olmadığını söyledi.

Bu konudaki tutukluğun siyasi güçle bir medya kurumunu baskı altına almak anlamına geldiğini anlatan Soyer, bunun ciddi şekilde ele alınması gerektiğini belirtti.

TAK’ın ücretsiz hizmet verdiğini anlatan Soyer, “Beleş sirke sizi ishal eder” sözlerini kullandı.

“Bu beleş servis önemli ölçüde verimsizliğe gidiyor” diyen Soyer, TAK’tan alınan haberlerin altına TAK rumuzu eklenmediğini bunun emek hırsızlığı anlamına geldiğini dile getirdi.

Soyer, TAK’ın kendi üretimine sahip çıkmayan bir pozisyonda olduğunu söyleyerek, TAK yönetimini böyle emek hırsızlıkları konusunda adım atmaya çağırdı.

TAK muhabirlerinin yaptığı röportajlar ve araştırma haberlerinin neden azaldığını soran Soyer, örneğin iş kazalarıyla ilgili neden araştırma haberi yapılmadığını sordu.

Soyer, “Buna birileri taş mı koyuyor?” sorusunu yöneltti.

Ferdi Sabit Soyer, Güney Kıbrıs basınında çıkan gelişmelerin toplum ve siyasiler tarafından öğrenilmesinin önemli olduğunu dile getirerek, bununla ilgili objektif haberciliğe önemli ihtiyaç olduğunu kaydetti.

TAK’ın bu bağlamda verimsiz olduğunu söyleyen Soyer, Güney haberlerinin objektif şekilde haberleştirilmesi gerektiğini anlattı.

ŞAHALİ

Ardından söz alan CTP Milletvekili Erkut Şahali, TAK’ın Kıbrıs Türkü’nün en önemli kurumlarından olduğunu kaydetti.

Yıllar içinde TAK’ın irtifa kaybettiğini söyleyen Şahali, TAK’ın yeniliklere uyum sağlayamadığını belirtti.

TAK’ın artık Kıbrıs Türk medyasının birincil haber kaynağı noktasında olmadığını, haber kovalayan, haber yaratan durumda olmaktan çıktığını belirten Şahali, TAK’ın protokol haberciliği yapar noktaya geldiğini ifade etti.

Bunda İnsan kaynağı ve teknik olanakların eksikliğinin önemli payı olduğunu dile getiren Şahali, hem sayısal eksiklik hem de kademe ilerlemesi yaşanmaması yüzünden motivasyon kaybı yaşandığını dile getirdi.

Kendisinin de bir süre TAK Yönetim Kurulu’nda yer aldığını hatırlatan Şahali, terfi açılmamasının yarattığı motivasyon kaybına değindi.

TAK’taki terfi mekanizmasının bir an önce çalıştırılması gerektiğini söyleyen Şahali, bu mekanizmanın çalışmamasıyla ilgili bazı spekülatif bilgiler olduğunu anlattı

Şu anda TAK bünyesinde görünüp başka noktalarda basın danışmanı ya da bürokrat olarak görev yapılan kişiler olduğunu, bu kişilerin terfiye başvurma şansı olmayacağı için terfilerin açılmadığı iddialarına değinen Şahali, bu konuda bilgi istedi.

Görüşülen bütçede mümkün olmadığı çok net olarak görüldüğü halde yeni personel istihdamına büyük ihtiyaç olduğunu kaydeden Şahali, haber yelpazesinin ve niteliğinin geliştirilmesi ve kurumun itibarının yukarı taşınması için insan kaynağı yetersizliğinin çözülmesi gerektiğini anlattı.

Şahali aksi halde alternatif ve TAK kadar güvenilir olmayan kaynakların spekülatif haberleri güvenliymiş gibi yayar pozisyona gelebileceğini kaydederek, bunun toplum için arzu edilmeyen bir sonuç olacağını anlattı.

TAK’ın şu anda yapısına uygun olmayan bir binada hizmete devam ettiğini söyleyen Şahali, “TAK’ın halihazırda başlamış inşaatı ne noktada?” sorusunu yöneltti.

TAK’ta son derece nitelikli bir insan kaynağı bulunduğunu anlatan Şahali, bu personelin kurum dışında çalıştırılmasıyla ilgili adımlar atılması gerektiğini anlattı.

Haberciliğin 24 saat sürdüğü gerçeğinden hareketle TAK’ın mesai saatleri dışında tam teşekküllü şekilde çalışmasının sağlanması gerektiğini anlatan Şahali, TAK’tan alınan haberlerde mahreç kullanılmamasını da eleştirdi.

Şahali görüşülen bütçenin saydığı iyileştirmeleri gerçekleştirmek için yeterli olmadığını da sözlerine ekledi.

TATAR

UBP Milletvekili Ersin Tatar da TAK binasının gündeme gelmesi gerektiğini kaydetti.

İnşaatına başlanan binanın bir an önce tamamlanması gerektiğini anlatan Tatar, bu ortamda daha iyi hizmet verileceği düşüncesinde olduğunu belirtti.

DENKTAŞ

Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş da TAK’ın bir takım sıkıntıları olduğunu, bunların adım adım aşılması için çalışıldığın söyledi.

Soyer’in ifade ettiği, dizilerde yaratılan algılar konusuna değinen Denktaş, benzeri yanlış algıların filmlerde de yer aldığını dile getirdi.

TAK personelinde, son yıllarda yaşanan sorunlar yüzünden bir motivasyon eksikliği olabileceğini söyleyen Denktaş da TAK’tan alınan haberlerde mahreç kullanılmamasını eleştirdi.

Denktaş, TAK servislerinin ücretli olması için çalışma yürüttüklerini kaydetti.

Denktaş, televizyonların Türksat’la ilişkileri ve Türksat ödemeleri için çalışma yapıldığını bildirdi.

“Kurum dışında görev yapan personel terfilere katılamıyor o yüzden terfiler açılmıyor” iddiasının doğru olmadığını söyleyen Denktaş, esas sıkıntının Rumca bölümünce daha önce kullanılmayan ilk atama hakkının, o bölümle birlikte diğer bölümlerde de kullanılmasının istenmesinden kaynaklandığını söyledi.

“Bu noktada yönetim kurulundan karar çıkmasına rağmen bazı yönetim kurulu üyeleri bu hakkın diğer bölümlere de kullanılmasını istemektedir” diyen Denktaş konunun Personel Dairesi’nin gündeminde olduğunu dile getirdi.
Terfiler çalıştırılmazsa yeni personel alınamayacağına işaret eden Denktaş, bu sorunun çözüleceğini kaydetti.

İnşaatına başlanan binanın zemin etüdünde sorun olduğunu anlatan Denktaş ek harcama yapmadan bu sorunu çözmeye çalıştıklarını dile getirdi. Denktaş TAK’la birlikte YÖDAK’ın da bu binaya taşınacağını söyledi.

Rum basını özetleriyle ilgili eleştirilere de değinen Denktaş, tercüme konusunda haklı eleştiriler yapıldığını ancak bu bölümde terfilerin açılmamasından kaynaklanan bir motivasyon sorunu yaşandığını dile getirdi.

Konuşmaların ardından TAK 2017 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı, 26 kabul 14 ret oyuyla kabul edildi.

HARİTA DAİRESİ DEĞİŞİKLİK YASASI ONAYLANDI

Meclis Genel Kurulu’nda TAK bütçesinin ardından Harita Dairesi (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın görüşmesine geçildi.

Burada ilk olarak İdari, Kamu ve Salık İşleri Komitesi’nin tasarıya ilişkin raporu Komite Başkanı UBP Milletvekili Ahmet Kaşif tarafından okundu.

GÜLLE

Ardından söz alan CTP Milletvekili Ahmet Gülle, kamu reformunun önemine değindiği konuşmasında Harita Dairesi Yasası’nın yeni müşavirlikler yaratabileceğini anlattı.

Kamu reformuyla ilgili gereğinin neden yapılmadığını soran Gülle, CTP olarak bu konuda bir düzenleme yapılmadan, kamu reformuna yönelik istenç ortaya konmadan yeni müşavirlikler yaratacak herhangi bir yasa tasarısını desteklememe kararı aldıklarını söyledi.

Gülle, Harita Dairesi’nin yeniden yapılandırılmasına olumlu baksalar da kamu reformu gündeme getirilmediğinden ötürü ret oyu vereceklerini söyledi.

ANGOLEMLİ

TDP Milletvekili Angolemli de onlar hükümetten kamu reformunu geçirmesini beklerken, hükümetin yeni müşavirlikler yaratacak icraatlara imza attığını söyledi.

Hükümetin böyle bir yasa tasarısıyla halkın önüne çıkmasını söylemlerde samimiyetsizliğin göstergesi olarak tanımlayan Angolemli, hükümetin iyileştirmeye dönük yasa çalışmalarından uzak durduğunu söyledi.
Angolemli, buna DAÜ’yü örnek verdi.

KAŞİF

Komite Başkanı Ahmet Kaşif de Angolemli’ye cevap olarak, “Komiteleri takip etseler çalışmaların nasıl gittiğini göreceklerdir” dedi.

Meclis’in esas mutfağının komiteler olduğunu, yasa çalışmalarını komitelerde yapıldığını anlatan Kaşif, DAÜ tasarısının komitelere geldiğini ve konuyla ilgili toplantılar yapıldığını söyledi.

Konuşmaların ardından Harita Dairesi  (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) (Değişiklik) Yasa Tasarısı oy çokluğuyla kabul edildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu