Türk mimardan Gürcistan’da çevreye saygılı özel otel projesi: Kvareli

Pandemi sürecinden önce ilgimi çeken; uygulamaya geçmeyen ama doğa ile yapılacak olan yapıların birbiri ile ilişkisi ön planda tutularak, betonlaşmanın şaha kalktığı şu günlerde, bana göre, adeta bir ütopya projesi gibi tasarlanan bir otel projesi ile sizleri de buluşturmak istedim…

Yaşadığımız pandemi süreci ile doğaya ve yapılaşmaya olan yaklaşımlarımızı hem kişisel hem de toplumsal olarak sorgulamamız gereken şu günlerde belki birilerine ilham kaynağı olur…

Doğası ile herkesi kendine hayran bırakan bir coğrafyada yaşıyoruz, orası kesin. Ancak hızla artan nüfusun bir getirisi olarak önü alınamayan yapılaşma, nedense bu güzelim coğrafya ile örtüşen değil de doğayı katleden oluyor genellikle. Her yaz geri geldiğimde canım memleketim İzmir ve çevresindeki pek çok sayfiye yerinde, yapılan yeni otel projeleri ile beton tepelerine dönen güzelim yeşil dağlar için içim kan ağlıyor. Bir İç Mimar olarak, tasarımların sadece kendi içinde değil de çevresi ile örtüştüğü anda şaha kalktığına inanıyor ve tam da bahsettiğim gibi projeler ile karşılaştığımda gerçekten çok mutlu oluyorum. Bundan aylar önce, beni yeni projeler ve tasarımcılar ile buluşturan sevgili Funda Tek aracılığı ile görsellerine ulaştığım KVARELI OTEL Projesi uzun süredir gördüğüm en çevresine saygılı otel projelerinden biri oldu. 2020 yılında yaşadığımız tüm doğal afetlerden ders almış tasarımcılar ve yatırımcılar olduğu sürece, bu gibi Ütopik Otel Projelerini gerçek kılmak bizim elimizde, diye düşünüyorum.

AS Architects tarafından tasarlanan ve Gürcistan’da Tiflis yakınlarında doğa içinde epeyce geniş bir platformda kurgulanan bu proje ile ilgili detayları, AS Architects kurucusu Y. Mimar Ayşin Sevgi Karakurt Macit’ten dinleyelim…

Harika bir doğa içinde, gerçekten de yer aldığı mekan ile bütünleşen bu otel projesi size nasıl geldi?

Proje bize beraber çalıştığımız ve tasarımlarını çok beğendiğimiz ENNE Mobilya firmasının önerisi ile geldi. Onların Gürcistan’da çalıştıkları bir işveren uluslararası davetli bir yarışma açmış ve onlar da bizimle birlikte katılabileceklerini düşünmüşler. Portfolyomuzu ilettik ve bizden, Gürcistan’da iki gruptan, İtalya’da bir ofisten ve sanırım Türkiye’de bir ofisten daha öneri istediler.

Projenin Gürcistan’da yer aldığından bahsettik, tam olarak nerede yer alıyor, nasıl bir coğrafyada konumlanması planlandı?

Proje Tiflis’in kuzeydoğusunda ve Tiflis’e yaklaşık 150 km uzakta bulunan Kvareli şehrinin kıyısındaki, arazi sahibinin mevcut arazi ve bağlarının bulunduğu alanda yer alıyor. Şehir, Alazani Nehri vadisinde konumlanmakta ve nüfusu yaklaşık olarak 30 bindir. Kvareli esasen, şarap evi üzümüyle bilinmekte olup önemli bir şarap üretim merkeziymiş. Araştırmalarımız sonrasında bilgi edinmiştik ve araziye gittiğimizde kendimiz de deneyimlemiş olduk. Bölgede şarap bağları arasında hafta sonu turizmi gelişmekteydi ve işveren uluslararası olarak da turizmin ilerleyeceğini öngörüyordu.

Projenin kapsamı nedir? Siz mimari ve iç mimari tasarımı bir arada mı yürüttünüz?

Biz mimari ve iç mimari konsept proje aşaması için bir çalışma yaptık. Daha sonra izin vs. gibi konular ve proje maliyetleri anlamında sanırım Gürcü bir ekip ile çalışmaya karar verdiler. Ama projenin gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda bilgi sahibi değilim.

Ülkemizde ne yazık ki otel projelerinde, projenin konumlandığı alan, bazı nedenlerden dolayı pek de göz önünde bulundurulmuyor. Bu projenin yer aldığı coğrafya ve iklim sizin tasarımlarınızı etkiledi mi ya da nasıl etkiledi?

Proje şarap bağlarının olduğu araziye bitişik başlayan bir dağın eteklerinde ve nispeten düz bir arazi üzerinde yer alıyor. Çevrede yapılar var fakat oldukça mesafeli olduğu için arazi çok sakin bir bölgede ve doğa ile bütünleşik bir alanda konumlanıyor. Aynı zamanda bu alanda bir sulama göleti bulunuyor. Biz bu göletin de iyileştirilerek kullanılması gerektiğini düşündük. Bu anlamda, şehir oteli gibi konvansiyonel bir yapı yerine programda olan aktiviteleri ayırarak hem yapı ölçeklerini küçültüp doğa ile daha bütün hale getirmeyi hem de insanların bu yapılar arasında da coğrafyayı deneyimleyebilmesini arzu ettik.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu