Turizmciler ‘Açılım’ Bekliyor; Sağlıkçılar ‘Bilimsel Veri’ Diyor

Turizm emekçileri, yeniden iş başı yapabilmek için ülkeye ‘üç günlük karantinasız girişlere’ izin verilmesi yönünde talepte bulundu. Otelciler Birliği, önerinin uygulanabilir ama kontrolü zor olduğuna işaret ederken; Tabipler Birliği, bilimsel bir veri oluşturulabilmesi için risk analizlerinin hazırlanması gerektiğini vurguladı.

FARKLI DÜŞÜNCELER VAR… Turizm emekçilerinin geçtiğimiz hafta konaklama tesislerinden çıkılmaması kaydıyla ‘üç günlük charter’ seferlerin yeniden başlatılması yönündeki talebi, yeni bir tartışma konusu yarattı. Otelciler Birliği, emekçilerin sunduğu bu önerinin uygulanabilir ama kontrolü zor olduğunu söyledi. Tabipler Birliği ise bilimsel bir veri oluşturulabilmesi için risk analizlerinin hazırlanması gerektiğini, aksi takdirde vakalarda ‘patlama’ ihtimalinin olduğunu söyledi. “HAYAL DÜNYASINDA YAŞARSAK PATLARIZ”…

Kıbrıs Türk Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner, ülkede belirsizliğin hakim olduğunu belirterek, hükümetin, turizm sektörüyle ilgili yol haritası belirlemesi gerektiğini söyledi. Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Özlem Gürkut ise daha önce ülkemizde iki ay boyunca hiç vaka görülmediğini, ancak üç günlük karantinasız girişlere izin verilmesinin ülkeyi kapanmaya kadar götürdüğünü ifade ederek, “Denetimin olmadığı bir ortamda hayal dünyasında yaşarsak patlarız” dedi Ülkemizde Koronavirüs salgınının patlak verdiği günün üzerinden 1 yıl geçti ve hayatımızdaki her şey tepe taklak oldu. Birçok sektörde olduğu gibi turizm de bu süreçten olumsuz etkilendi…

Koronavirüs yüzünden oteller müşteri kabul edemedi, çalışanlar ‘iş yapamaz’ hale geldi, ekonomi yerle bir oldu… Ülkenin lokomotif sektörü olan turizmin içinde bulunduğu kötü durum diğer sektörlere de yansıdı. Ülkeye turist gelmeyince, turizm sektöründen beslenen diğer sektörler de dara düştü. Salgın yüzünden ‘iş yapamaz’ hale gelen turizm emekçileri, evlerine ekmek götüremedikleri için geçtiğimiz hafta yollara döküldü… Emekçiler, devlete büyük umutlarla seslerini duyurmaya çalıştı.

Turizm emekçileri, hükümete, ülkedeki konaklama tesislerinden çıkılmaması kaydıyla ‘üç günlük charter’ seferlerin yeniden başlatılması için çalışma yapılmasını talep etti. Ancak Otelciler Birliği, emekçilerin sunduğu bu önerinin uygulanabilir ama kontrolü zor olduğuna işaret etti. Tabipler Birliği ise bilimsel bir veri oluşturulabilmesi için risk analizlerinin hazırlanması gerektiğini, aksi takdirde vakalarda ‘patlama’ ihtimalinin olduğunu söyledi.

Çağıner: Şartları belirleyecek olan devlettir Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB) Başkanı Dimağ Çağıner, turizm çalışanlarının önerisinin ‘uygulanabilir’ ve ‘denetlenebilir’ olduğunu, ancak kontrolünün kolay olmadığını söyledi. Çağıner, “Burada şartları belirleyecek olan devlettir” dedi. Ülkenin lokomotif sektörü olan turizmde şu anda ‘pandemiye hizmet veren oteller’ ile ‘kapalı kalan oteller’ şeklinde iki çeşit otelin olduğunu ifade eden Çağıner, üç günlük charter seferlerle gelmesi istenen müşterilere hizmet verecek olanların ağırlıklı olarak casinoya sahip otellerden oluştuğuna işaret etti.

Çağıner, turizm çalışanlarının sunduğu öneriyle ilgili şartları belirleyecek olan yetkili tarafın Sağlık Bakanlığı ile Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi olduğunu dile getirdi. “Otellerle ilgili hiçbir adım atılmadı” Ülkemizdeki restoranların yaklaşık 1.5 ay boyunca kapalı kaldığına değinen Çağıner, sivil itaatsizliğin gündeme gelmesiyle restoranların açılmaya başladığını, ancak otellerle ilgili hiçbir adımın atılmadığını söyledi.

Çağıner, pandemiye hizmet veren oteller dışında tüm otellerin şu anda kapalı olduğunu belirterek, “Oteller 4 Aralık’tan bu yana kapalı. 70-80 kadar otel de geçtiğimiz mart ayından beridir kapalı… Devlet turizm sektörünü resmen unuttu. Aylardır çalışamayan insanlar var. Turizmde çalışan kişilere devlet hiçbir destek vermedi.

Bu insanlar destek almadan şu an nasıl geçiniyor? Devletin bunu sorgulaması gerekiyor” dedi. “Hiçbir şey yapmayarak bu çark dönmez” Ülkede belirsizliğin hakim olduğunu belirten Çağıner, hükümetin, turizm sektörüyle ilgili yol haritası belirlemesi gerektiğini kaydetti. Çağıner, devletin, “Ben otelleri şu tarihte açacağım” şeklinde kesin bir tarih belirleyerek plan yapması gerektiğini, ancak “Ne zaman açıp açmayacağımı söyleyemem, bekleyin” yönünde hareket ettiğini belirterek, bu durumun kaosa neden olduğuna işaret etti.

Devletin ayrıca, “Ben seni yasayla kapattım, sana istihdam desteği de vereceğim” demesi gerektiğini dile getiren Çağıner, otellerle ilgili gereken adımların bir an önce atılmasının kaçınılmaz olduğunu belirtti. “Hiçbir şey yapmayarak bu çark dönmez” diyen Çağıner, “Bizim istediğimiz somut bir adımdır. Biz, kesin tarih verilsin istiyoruz. Örneğin ‘15 Haziran’da açılacağız’ denilsin ve o tarihe kadar olan sürede gereken adımlar atılsın” şeklinde konuştu.

“Güney’de çalışanlar gibi, turizm emekçileri için de risk alabiliriz” Çağıner, Güney Kıbrıs’ta salgının boyutunun yeniden yükselişe geçtiğini, hatta vakaların 400’ün üzerine dahi çıkmaya başladığını anımsattı. Güney Kıbrıs’ta çalışan 700-800 kadar kişinin olduğunu ve bu kişilerin 3 günlük PCR testiyle işlerine gidip gelebildiğine işaret eden Çağıner, “Güney Kıbrıs’ta çalışan emekçiler için ülke olarak risk aldık. Turizm sektöründe çalışan 20 bin kişi için de aynı riski alabiliriz” dedi. Gürkut: Bilimsel veriler ışığında hareket edilmeli Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Başkanı Özlem Gürkut, turizm çalışanlarının ‘konaklama tesislerinden çıkılmadan ‘üç günlük charter’ seferlerinin başlatılması’ yönündeki önerisine karşı bilimsel veriler ışığında hareket edilmesi gerektiğini, aksi takdirde vakalarda ‘patlama’ ihtimalinin olduğuna işaret etti.

Gürkut, daha önce ülkemizde iki ay boyunca hiç vaka görülmediğini, ancak üç günlük karantinasız girişlere izin verilmesinden sonra vakaların yeniden görülmeye başladığını ve bu sürecin ülkeyi kapanmaya kadar götürdüğünü anımsattı. “Risk analizleri hazırlanmalı” Turizmde açılım olacaksa bulaş oranında ne kadar yayılım olacağıyla ilgili bilimsel bir veri oluşturulabilmesi için risk analizlerinin hazırlanması gerektiğini vurgulayan Gürkut, “Garsonundan temizlik görevlisine kadar otellerde çalışan onca kişi ne olacak, ya da ne yapacak? Evlerine gidebilecek mi? Bu konuda somut hiçbir şey ortada yok” ifadesini kullandı.

“Hayal dünyasında yaşarsak patlarız” Gürkut, risk artışı nedeniyle kaç kişinin hasta olacağının veya risk artışının sağlık sistemini nasıl etkileyeceğinin tartışmaya açık olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti: “Daha önce ‘meyhaneler kapatıldı’ denildi, tüm meyhaneler restoran olarak hizmet vermeye başladı. Yılbaşında ‘kimse 10 kişiden fazla bir araya gelmesin’ denildi, partiler yapıldı…

Yani denetimin olmadığı bir ortamda hayal dünyasında yaşarsak patlarız.”

Kaynak : Kıbrıs Gazetesi

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu