Nadir Alpaslan’dan 2021 Turizm Sezonu Açıklaması

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, Güvenli Turizm Sertifika Programı ile Türkiye’nin 2021 yılında daha fazla Rus turist ağırlamaya hazır olduğunu söyledi.

“Turizmde özellikle güvenliğe son derece önem veren bir ülkeyiz. Türkiye’ye gelen her bir kişinin güvenliğini en üst düzeyde sağlıyoruz” diyen Alpaslan, Sputnik’e yaptığı açıklamada Türkiye-Rusya turizmini değerlendirdi.

PANDEMİDE TÜRKİYE’Yİ ZİYARET EDEN ÜLKELER ARASINDA 1. SIRADALAR

Türkiye ile Rusya son derece iyi ilişkilere sahip olan ve karşılıklı turizm hareketlerinde büyük etkileşimde bulunan iki ülke olarak ifade eden Nadir Alpaslan, “Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını öncesinde, 2019 yılında 7 milyonu aşan Rus misafiri ağırladık. Elbette bu sayılar 2020 yılında salgın tedbirleri nedeniyle düştü ama buna rağmen ülkemizi ziyaret eden misafirlerimiz arasında birinci sırada yer aldılar. Bu yıl da Rus misafirlerimizi ‘Güvenli Turizm Sertifika Programımız’ kapsamında ağırlamaya hazırız” diyerek şu önemli açıklamalarda bulundu:

3 BİN 194 TESİS ‘GÜVENLİ TURİZM SERTİFİKASI’NA SAHİP

“Hijyen ve sağlık alanında 18 farklı uluslararası değerlendirme kuruluşunca 166 farklı kriter esas alınarak yapılan denetlenmeler neticesinde gereklilikleri karşılayan konaklama tesislerimiz ‘Güvenli Turizm Sertifikası’ almaya hak kazandılar. Türkiye genelinde 3 Mart 2021 tarihi itibarıyla 3 bin 194 konaklama tesisi ‘Güvenli Turizm Sertifikası’ ile hizmet veriyor. Salgın tedbirleri sayesinde Rusya dahil 97 ülkeyle uçuşları sürdürmekteyiz. Rus misafirlerimizi rahatlıkla ağırlayabilmek üzere uçuşa kapalı şehirlerle ilgili belirsizliği de en kısa sürede gidermeyi arzu ediyoruz.

VİZE SERBESTİSİ TURİZM İLİŞKİLERİNİ DAHA DA GÜÇLENDİRİYOR

Rusya ile Türkiye arasında 2019 yılında varılan vize serbestisi çerçevesinde de hizmet ve hususi pasaport sahiplerine yönelik vize muafiyeti uygulaması başlamıştı. Bu uygulama ile hizmet pasaportu hamilleri her 180 günde 90 günü aşmamak şartıyla 30 günlük süreyle vizeden muaf olmaktadır. 2020 yılında Rusya’dan Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı 2,1 milyonu aştı. Bu vize serbestisinin iki ülke arasındaki turizm ilişkilerini güçlendirmesinin yanı sıra ekonomik girdi sağlayacak pek çok diğer alana da katkı vereceği inancındayım.

ÖNCELİĞİMİZ; RUSLARIN TANIMADIĞI YELERİMİZİ ONLARA TANITMAK 

Amacımız hem tanıtımda hem de kalkınmada sürdürülebilir bir sisteme sahip olmaktır. Bu çerçevede, turizm hareketlerinin yeni ürünlerle çeşitlendirilmesi konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Özellikle Karadeniz kıyıları ve Doğu bölgelerimiz gibi Türkiye’nin henüz Rus misafirlerimizce yeterince tanınmayan destinasyonlarının tanıtılması konusundaki çalışmalara önem veriyoruz. Bizler bu tanıtımı yaparken insanlara birebir ulaşma, kalplerine dokunma, onların isteklerini anlayarak bunu yeni bir turizm ürününe dönüştürme çabasındayız.

TURİST KORUMA DESTEK SİGORTASI

Güvenli Turizm Sertifikası’nın yanı sıra ülkemizde misafir ettiğimiz konuklarımızın daha keyifli ve güvenli bir tatil geçirebilmeleri için Kovid-19 teminatlı Turist Koruma Destek Sigortası uygulamasını da başlattık. Bu poliçe ile Kovid-19 hastalığı kesin tanısı nedeniyle hastanede tedavi gören kişilerin hastanede yattığı süre boyunca tedavi masrafları ödeniyor ve poliçe 30 günlük bir süreyi kapsıyor.

İki ülke arasında karşılıklı olarak turistlerin yaşadığı sorunları çözüme kavuşturmak amacıyla, Türkiye-Rusya Turizm Güvenliği Alt Çalışma Grubu Toplantılarını da düzenli olarak yapıyoruz. ‘Türk-Rus Misafirperverlik Forumu’ bünyesinde 12 Nisan 2018 tarihinde, Antalya ‘Türk-Rus Turist Hakları ve Turizm Güvenliği Alt Çalışma Grubu V. Toplantısı’ düzenleyerek turist haklarının korunması bakımından hava yolu şirketlerinin iflası durumunda yükümlülüklerin yerine getirilmesi için sigorta veya teminat sistemleri hakkında bilgi paylaşımı gerçekleştirdik. Düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz bu toplantılar ile ülkemizde misafir ettiğimiz konuklarımızın sıkıntılarını en aza indirmeyi amaçlıyoruz. Önümüzdeki dönemde yapılacaklara bir yol haritası teşkil etmesi için ise iki ülke arasında ortak eylem programı hazırlanması ülkelerimiz arasındaki ilişkileri güçlendireceği gibi ekonomik bir güç olan turizmde karşılaşılan sorunların en aza indirilmesinde de büyük rol oynayacağını düşünüyorum.”

Kaynak : Turizm Günlüğü

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu